Dolandırıldım Ne Yapmalıyım? Hukuki Haklar ve İzlenmesi Gereken Yol
- Av. Salim SAYICI
- 26 Tem
- 3 dakikada okunur
Giriş
Teknolojinin hızlı gelişimi ve siber güvenliğin zayıf olması sebebi ile son yıllarda ülkemizde dolandırıcılık vakaları ciddi şekilde artış göstermiştir. Bu konuda gerek mağdur gerek sanık olarak mahkemelerin önüne çıkan vatandaş sayımız bir hayli fazladır. Bu sebeple bugün ''dolandırıldım ne yapmalıyım'' sorusuna cevap vermeye çalışacağız.
Dolandırıldım Ne Yapmalıyım?
Öncelikle dolandırıldım ne yapmalıyım sorusunu soran birisi tüm banka hesapları kontrol etmeli ve gerekli bankalara durumu gecikmeksizin bildirmelidir. Daha sonra alanında uzman bir avukat yardımı ile doğrudan bulunduğunuz il ya da ilçenin Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunarak soruşturma sürecini ivedi bir şekilde başlatmak önemlidir.
Hesaba Para Yatırdım Dolandırıldım
Eğer sizi dolandıran şahıs bir iban numarası paylaşarak o hesaba para yatırmanızı istediyse ilgili iban ve telefon numarası bilgilerinin Savcılıklarla paylaşılması gerekmektedir. Bu sürecin hızlanmasına yardımcı olacaktır.
Dolandırıcılara Kaptırdığım Parayı Geri Alabilir Miyim?
Uygulamada sıklıkla karşılaştığımız bu soruya karşı, parayı geri alabilmek adına ilk belirlemeniz nokta failin kimliğidir. Bu konuda uzman bir avukatla çalışarak ilgili bilgi ve belgelerin doğrudan savcının önüne götürülmesi büyük önem taşır. Soruşturmanın devamı ve kovuşturma süreçlerinde şüpheli ya da sanık zararı giderdiği takdirde cezai indirim de sağlayacaktır.
Fast İle Dolandırıldım
Banka hesabı kullanılarak yapılan dolandırıcılık, kanunuma göre nitelikli dolandırıcılık kapsamına girmektedir.
Türk Ceza Kanunu md. 158’e göre dolandırıcılık suçunun nitelikli halleri:
Madde 158- (1) Dolandırıcılık suçunun;
a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya
dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari
faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan
güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin
açılmasını sağlamak maksadıyla,
k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
l) (Ek: 24/11/2016-6763/14 md.) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka,
sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla
ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle,
İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına
hükmolunur. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/19 md.; Değişik: 3/4/2013-6456/40 md.)
Ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.
(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından
bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden
kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) (Ek fıkra: 24/11/2016-6763/14 md.) Bu madde ile 157 nci maddede yer alan
suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı
oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde
verilecek ceza bir kat artırılır.
SONUÇ
Günümüzde dolandırıcılık suçları, özellikle dijital mecralarda karmaşık yöntemlerle işlenmekte ve birçok kişiyi mağdur etmektedir. Bu tür bir mağduriyet yaşandığında, zaman kaybetmeden Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmak ve delilleri doğru şekilde sunmak büyük önem taşır. Hukuki sürecin etkili biçimde yürütülmesi için ceza hukuku alanında deneyimli bir avukattan destek alınması gereklidir.
Özellikle Tarsus’ta dolandırıcılık vakalarına sıklıkla rastlanması, bu alanda çalışan Tarsus avukatları tarafından konunun yakından takip edilmesini ve çözüm yollarının titizlikle yürütülmesini zorunlu kılmaktadır. Her olayın kendi dinamikleri içinde değerlendirilmesi gerektiğinden, uzman desteğiyle hareket edilmesi hak kayıplarını önlemede en önemli adımdır.
Yorumlar